Sevdiğim ve sevmediğim insanlar var, ben bir insanım ve dünya var olduğu sürece bu sevgi duyguları bizimle olacak. Dünyanın sadakatsiz ve acımasız olduğu gerçeğini düşünürseniz, temelde bir satranç oyununa benzeyen yerde hangi oyunların oynandığını basit bir analizden bilebilirsiniz. İnsanlardaki sevgi eksikliğinin kaynağı nedir? Önce insan, küçücük dünyasında başına gelecekleri bildiği için ağlayarak gelir bu dünyaya. İkiyüzlülük, ikiyüzlülük, dolandırıcılık, yalan, para sevgisi vb. bunlar binlerce kelimeyle devam ettirilebilir. Belki o gülerek gelseydi insanlar daha mutlu bir hayat yaşayabilirdi. Mutluluk kendi elimizde, birbirimize karşı ne kadar sade ve dürüst olursak olalım, bunun bu kadar zor bir şey olduğunu görmeyeceğiz. Milletler kardeşçe yaşamalı ve kimse kimsenin toprağına bir avuç toprak için tecavüz etmemelidir. Aslında bunu basitçe yapmak mümkün… Savaş istemiyorum, temiz bir dünya, gülen insanlar, ihanetsiz aşk istiyorum. Çocuklar, terk edilmiş bebekler, yalnız anneler ve babalar görmek istemiyorum. Ben değişirsem ve etrafımdakiler değişirse her şeyin daha iyi olacağını hiç düşündünüz mü? Düşünün beyler, düşünün. Unutma, sonunda şah da atla aynı kutuya konulur. Sevgilerle, Cengiz Ehtibaroğlu